evlilik hazırlıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
evlilik hazırlıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ağustos 2012 Pazar

Dubrovnik'te Balayı : Vol.2


Dubrovnik günlerine devam edeyim, Hırvat kanallarında en dikkat çekici şeylerden birisi Türk dizileriydi.Aynı anda 3 kanalda Türk dizisi oynadığını gördük ve de orjinal dilinde ,alt yazılı.


Dubrovnik'e gitmişken mutlaka yapılması gereken şeylerden birisi de şehrin en güzel manzarasını izleyebileceğiniz teleferik gezisi olacaktır.



Teleferikle epey bir yükseldikten sonra tepede bu güzel manzarayı izleyebiliyorsunuz.





Dubrovnik sokaklarında da her yerde olduğu gibi kebapçı vardı, hem de helal et damgalı:)


Dubrovnik'ten de bez çanta alarak bez çanta sayımı 4 'e yükselttim,üzerinde eski şehrin haritası var , çok şirin:)


Akşamüstü deniz kenarında ,caz müzik eşliğinde çok lezzetli bir yemek yedik ,restaurantın adı Poklisar .


Ordan sonra da caza devam ettik ve Jazz Cafe'ye geçtik ,solistin sesi müthişti, hatta bir ara Rihanna coverı bile yaptı.Balayı videolarından bir video hazırlayacağım ,o şarkıyı da çekmiştim, çok beğeneceksiniz.Ayrıca mekanın masalarının bizim evdeki singer dikiş makinesi ayağından olması da çok hoşumuza gitti:)

2 Ağustos 2012 Perşembe

Dubrovnik'te Balayı : Vol.1


Balayı için ETS Tur'un 4 gece 5 günlük Dubrovnik turunu seçtik.Tatilin ilk günü havaalanında buluştuk ve tura katılanların büyük oranda emekli çiftler, aileler olacağına dair düşüncemde yanıldığımı gördüm, tur 200 kişi civarıydı ve en az 140 kişi gençti.Tatil planı yaparken kendimiz gidelim , kafamıza göre gezelim  istemiştik ancak Dubrovnik'e direk uçuş yoktu ve aktarmalı uçuşlar ETS Tur'un tur fiyatından pahalıydı , biz de turla gider kendimiz takılırız dedik; ancak tur o kadar güzeldi ki bizi aşırı şaşırttı , ekstra gezilere de katıldık.Hem rehberler çok bilgiliydi hem de geziler çok güzeldi.Balkanlar'ın tarihi , Yugoslavya'nın dağılması, savaşlar ... sürekli dinledik ve gezdik.Öncelikle gidecekler için son vizesiz gidenlerdendik, artık ,vize uygulamasına geçiliyor ama yine de gidilmeli.Otel seçimine gelirsek 3 ,4,5 yıldızlı seçenekler vardı, biz 4 yıldızlıyı (Lacroma Hotel ) seçmiştik .Türkiye'de gittiğim 5 yıldızlı otellerin hepsinden güzeldi otel .Kahvaltısı harikydı, ekmekler ,kruvasanlar taze çıkıyordu, omleti istediğin gibi hazırlatabiliyordun.Otelin lobi kafesindeki yemekler bile çok lezzetli ve doyurucuydu.Odalar ise ütü masasından meyve sepetine , küvete, balkona her ayrıntı vardı, temizliği de çok düzenli yapılıyordu.Otelin en güzel yanlarından biri personel çok ilgili ve kibardı.Otel bir de spa oteliydi ve saunadan ,hamamdan, spor salonundan ücretsiz yararlanılabiliyordu.Biz bir de balayında olduğumuz için kendimizi şımartıp masaj da yaptırdık ve otele 10 üzerinden 10 verdik.


Uçuş Atlas Jet'le oldu direk uçuşla 1 bçk saatte Dubrovnik'e indik bu arada hem İstanbul'da hem Dubrovnik'te 'duty free' lerden baya alışveriş yaptık:)


İlk gün Old City dedikleri eski şehre indik ve çevreye tanıdık , eski şehirde hala insanlar oturuyor ve aynı bizler gibi çamaşırlarını camlarının önüne asıyorlar, aynı durum Napoli'de de vardı.


Burası eski şehrin görüntüsü, eskiden tüm şehir bu surların içinde yaşarmış ve deniz tarafından surlara boydan boya zincir çekilerek deniz yolundan gelecek saldırılara karşı şehir korunurmuş.


Gittiğimiz kafeleri tek tek sayıp buna gidin şuna gidin demeyeceğim zaten tüm kafelerde hem menü dışarıda asılı hem de hepsi iyi bence, çok çok lüksler zaten direk anlaşılıyor, çok kötüler de öyle.2 3  tane kafede menüde Türkçe sayfa da vardı, çalışanlar da Türkçe bir kaç kelime biliyorlar ve çok güleryüzlü davranıyorlar.


Bira Dubrovnik'te sudan ucuz , gerçekten en kötü ihtimalle aynı fiyat.Favorit en ünlü biralarından ben çok beğendim, içimi çok kolay ama eşime çok hafif geldi.


Benim en sevdiğim şeylerden biri kalamardır, Dubrovnik'te her restaurantta deniz ürünü olduğunu bildiğimden çok hevesliydim ancak bizim kalamarlardan baya farklı çıktı ama tadı  yine de güzel .Porsiyonlarsa aç doyuran cinsinden,  fotoğrafta gördüğünüz üzere.Yani aparatif midye ,karides ,kalamar alayım derseniz ana yemeğe midenizde yer kalmaz.



İkinci gün şehrin en ünlü teknesi Karaka'yla  ada turuna çıktık.Gezdiğimiz adalardan birinde bu 2 biraya ve mantarlı krakere 3 euro civarı(22 kuna) bir para ödedik.Fiyatlar hiç de pahalı değil üstelik bu kraker aşırı lezzetli, hem de içindekiler türkçe yazıyordu.


İşte bindiğimiz tekne, içinde açık büfe yemek verildi ve deniz mahsüllerinden kızartmaya, salatalara çok lezzetli  bir yemek yedik.Deniz nasıldı derseniz, Türkiye gibisi yok derim.



Bu kule eski şehrin içinde ve hala çalışan ve doğru gösteren bir saat kulesi, gerçi tüm şehir depremler ,yangınlar ,savaşlar sonrası bir çok kez restore edilmiş ancak hala çalışır çok eski bir saat görmek çok hoş.


2. gecenin sonunda mutlu biz, turun kalan ayrıntılarına bir sonraki  postta geçeceğim sormak istediğiniz her şeyi sorabilirsiniz:)

20 Temmuz 2012 Cuma

Düğün Detayları Vol.2



Düğünün diğer bir ayrıntısı da süslemeleriydi, tüm süslemeleri First Gate organizasyon şirketi yaptı .Renkleri.formatı beraber seçtik ama ben bu kadar şirin ve güzel olacağını tahmin edemezdim.Her şey pembe ve yeşil tonlarındaydı.





Düğün mekanı  Sapanca Lale Otel di.






Düğün yerini seçmede en büyük etken nikah anına kıyıdan yaklaşmak oldu:) 



nikah şahitlerimiz de benim ablam ve eşimin kardeşi oldu .Onların giysileri de düğün süslemelerine uyunca pespembe ve yemyeşil bir düğün olmuş oldu.Adapazarı'nda  düğün yapacaklar bana istediklerini sorabilirler, henüz 1 aydır burada oturmama rağmen organizasyon yapacak firmaları öğrenmiş bulunuyorum:)

17 Temmuz 2012 Salı

Düğün Detayları Vol.1



Geçtiğimiz günlerde düğün videomuzun kısa filmini paylaşmıştım sizlerle ,şimdi de ayrıntıların ilk kısmıyla devam ediyorum,

Öncelikle makyajımdan başlayalım, makyajımı nişanımda da makyajımı yapan arkadaşım Rauf Kenan Arun yaptı, her özel günümüzde bizi özel hissettirdiği için çok teşekkür ederim,  en güzel düğün hediyelerinden birini vermiş oldu bana


















Fotoğraflarımızı Burcu Çalışkan çekti, iyi ki onunla çalışmışız ,çok çok içimize sindi, fotoğraflar bayıldık.Çekimleri düğünün yapıldığı otelde, Sapanca tren istasyonunda ,kuaförde ve evde yaptık.Otelin ve düğünün ayrıntılarını başka postta paylaşacağım.


Gelinliğimi de Ankara 'da Ossi Gelinlik yaptı, istediğim modeli birebir yaptılar, çok da ilgililer ,Ankara'da yaşayanlar deneyebilirler.

Düğünle ilgili en önemli ayrıntı çok aşırı eğlenmemiz oldu, hiç stressiz,bol danslı geçti, herkese benimki gibi bir düğün diliyorum :))

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Düğünümüz Çok Güzel Oldu:))


                                              

Haftalardır blogumda yoktum ama artık döndüm ,kınayı,düğünü ,balayını geride bıraktık,

 şimdsıra sizlerle paylaşmaya geldi ,çok komik olduğundan videocunun düğün cdsinden 

yaptığı kliple başlıyorum,kendisi bu apaçi müzini uygun görmüş bizim düğüne :))

 Düğünün ayrıntılarına ,gelinliğe,damatlığa ,mekana , fotoğraflar elime geçer geçmez sıra 

gelecek.Blogdan uzak kaldığım sürede buraları boş bırakmadığınız 

,uğradığınız,yorumlarda bulunduğunuz için çok teşekkürler .

20 Haziran 2012 Çarşamba

KInayııı Getiiirr Ane-e-e-eey


Kutlu düğün haftasında ilk etkinlik olan kına gecemiz sona ermiş bulunuyor.Kına gecemiz  Ankara'daki evimizi bahçesinde ,ailemin ve dostlarımızın sayesinde dört dörtlük geçti, düğün için heyecanım daha da arttı.


Kına gecesindeki kızlar kırmızı tüllü taç taktılar, kına tepsisini de annem hazırlamış.




Bana mor, diğerlerine de pembe tüllü kadehler içinde mumlar hazırlamış annemler, böylece açık havada mumlar sönmeden taşıyabildik.Sağ tarafımdaki ablam o gece de benden güzeldi vallahi ne yalan söyleyim:)




En yakın arkadaşım Damılcım ,yanımda olduğun için teşekkür ederim.


Babam uçuralım diye bir sürü dilek feneri almış, ama görmeniz lazımdı rüzgardan yanan dersiniz, uçamayan mı ,bu fener zafere ulaştı  ama baya zor oldu:)


Annem her zamanki gibi döktürmüştü , yemekler ,ikramlar, bahçe düzeni diğer herkesin de yardımıyla hayal edebileceğimden de güzeldi


Babam da havai fişeğine kadar her şeyi düşünmüştü.Bu arada ben de içi altın rengi dışı da mor olan bir bindallı seçtim, hem en sevdiğim renk mor  hem de çoğu kişi kırmızı giydiği için daha özel bir şey olsun istedim.


Anışım kendisi görümcem olur ama görümce demek ayıp olurr ,baldan tatlıdır, o gün de çok şıktı gördüğünüz üzere.


Kayınvalidem de gerçek  bir anne o da eline bizim ismimizin baş harflerini kınayla çizdi , çok tatlı değil mi :) 



Orada olan ve mutluluğumu paylaşan herkese çok teşekkür ederim, sizi çok seviyorumm.